• slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1
  • slideshow1

Çocuk Ve Evden Kaçmak

Kişisel Gelişim

EVDEN KAÇAN ÇOCUKLAR üzerinde yapılan araştırmalarda, zihinsel özürlüleri hariç, hemen hepsinin aileleriyle sorunları olduğu görülmektedir. Ailede şiddetli geçimsizlik, işsizlik, fakirlik, dayak, eğitimsizlik gibi olumsuzluklar öncelikle çocukları etkilemektedir. Çocuklar sıcak aile ortamından, sevgiden, ilgiden ve şefkatten mahrum olarak büyümektedirler. Bu çocuklar kendi ayakları üzerinde duracak yaşa geldikleri zaman sıkıcı aile ortamından, dayaktan, kötü muameleden ve sefaletten kurtulma hayalleri kurmaya başlarlar. İlk fırsatta ellerine bir yerden para geçince, iyi bir iş bulmak, ses veya sinema sanatçısı olmak, kısa yoldan şöhrete kavuşmak ümidiyle evden kaçarlar. Bazı çocuklar, ailenin maddî durumu iyi olduğu halde, anne ve babanın sevgisini denemek için evden kaçarlar. Ancak fazla uzağa gitmeyi göze alamazlar. Genellikle evin bodrumuna, bir akraba veya arkadaş evine sığınır; kısa zamanda geri dönerler. Anne babanın affedemeyeceği bir suç işlediklerinde, karneleri za

İzmir Koçluk Eğitimi

Koçluk

Koçluk bir işin nasıl yapılacağı konusunda yol göstericilik yapmaktır. Kişilerin kendi kaynakları bir işi yapmaları, yaratmaları ya da nasıl yapacaklarını öğrenmeleri için yeterlidir. Dolayısıyla bu anlamda asıl ihtiyaç duyulan, “yaptıran” değil “yol gösteren”dir. Koçluk, hayatın akışı içerisinde daha doyurucu bir yaşam sürmeyi amaçlayan kişilere destek amaçlı bir “kişisel gelişim modeli”dir. Hayatımızda ciddi bir problem olmadığı halde yaşam amacımızı birlikte sorgulayabileceğimiz, bugüne kadar işimize yaramayan düşünce ve alışkanlıklarımızı tekrar gözden geçirebileceğimiz güvenilir ve sırdaş bir dost kazandırır koçluk. Yaşam koçluğunda; hayatınızın çeşitli alanlarında değişim ve gelişim istiyorsanız ve bunun için bir koça ihtiyacınız varsa, bu süreç içinde yanınızda (güvenilir, dürüst) bir dost ve sırdaş istiyorsanız; karşılaştığınız sorunlar için birebir ya da gruplarla çalışma yöntemiyle bize katılabilir ve destek alabilirsiniz. Daha planlı, kalıcı ve etki

Karar Verme

Kişisel Gelişim

Siz karar verene kadar kazanmak ve başarmak için yaptığınız her şey zaman kaybıdır. Karar, içsel disiplinin başlangıç noktasıdır. Karar, başarının başlangıç noktasıdır. Karar vermek, çok büyük bir gücün kaynağıdır. Hızlıca iyi kararlar vermek başarının direğidir. Karar şimdi alınmalıdır. böylece, yeni baştan karar almazsınız. Başarmak ve kazanmak için güvendiğiniz ve inandığınız etkili kararları almayı öğrenme sürecini hızlandırmak çok önemli bir etkendir, fakat bu genellikle görmezden gelinir. İnsanların büyük bölümü yaşamlarında olmak istedikleri yerde değildirler. Siz elbette yaşamınızda olmak istediğiniz yerde olabilirsiniz; fakat büyük ihtimalle değilsiniz, zararı yok. Her şekilde nerede olduğunuzdan sonuçta siz sorumlusunuz. Aldığınız kararlar sizin kararlarınızdır. Yalnız bazen sizin sorumlu olmadığınız kötü bir şey ortaya çıkar, yolunuzu keser ve kendinizi hapsolmuş gibi hissedersiniz. Tuzağa düşmüş gibi hissedebilirsiniz. Bu olanl

Beyin- Zihin İlişkisi Nasıldır ?

Kişisel Gelişim

Akletmenin, akıl yürütmenin, tüm zihinsel faaliyetlerin beyinden kaynaklandığı bilinir. Ancak şu sorunun cevabı henüz verilmiş değildir: Bir madde yığını olan milyarlarca hücreden meydana gelen beyinde, bilme, düşünme, akıl yürütme gibi zihinsel melekeler nasıl oluşmaktadır? İkibinli yılların başında bilimin cevaplaması gereken bu soru, hem konuyla ilgili uzmanların hem de zihnin, özellikle şuurun kökenini merak eden felsefecilerin kafalarını kurcalıyor. Şuur, bugün üzerinde çok durulan bir konu. Çünkü genel anlamıyla biyoloji, özelde nöroloji hayatın bir sürü sırrını gözle görülür bir nitelikte açığa çıkarma iddiasını hâlâ sürdürüyor. Bunu da maddi bileşelerine indirgeyerek, parçalarına ayırarak yapmaya çalışıyor. Oysa, beyni ne kadar indirgerseniz indirgeyin, ne kadar ayrı parçalara bölerseniz bölün, arada bir zihnin ya da şuurun çıkamayacağı açıktır. 90'h yıllar bu sırrın çözümlenmesi yolunda önemli mesafeleri alındığı yıllar olarak

Koçluk Tam Olarak Nedir?

Koçluk

Koçluk, kişinin bulunduğu yerden olmak istediği yere ulaşmasını sağlayan yol gösterme sürecidir. Koçluk, bir insanın gelişmesine, yeni bir beceri, yetkinlik veya davranış öğrenmesine, kendisi için koyduğu hedeflere ulaşmasına, hedeflerini seçebilmesine veya bir problemini çözmesine destek olmaktır. Bir kişinin profesyonel ve kişisel başarısına, iş performansına, liderlik ve yönetim yetkinliklerine, bire bir çalışma yöntemiyle odaklanarak kurulan bir danışmanlık ilişkisidir. Koçlukta yaşamın bütünü ele alınır. İş, özel ve sosyal yaşam bir bütündür. Duygularıyla, düşünceleriyle, gerçekleriyle insan, yaşamda sahip oldukları ile hepsi birbirinden farklı, hepsi tek. Bireysel gelişimlerine önem veren, hedef belirlemek ve gözden geçirmek isteyen, kariyerinde yaptıkları işin kendileri için uygun olup olmadığını sorgulayan veya hangi mesleği seçmesi konusunda soru işaretleri olan, hayallerini gerçekleştirmek isteyen, hayatı anlamlı ve huzurlu yaşamayı hedefleyen ve bu s

Verimli Ders Çalışma Teknikleri

Kişisel Gelişim

1) Çalıştığınız Konuyu Zihinde Canlandırın ; Ders çalışırken öğrenciler genelde iki olumsuzluktan şikâyet ederler: Çalışmaların sıkıcı ve verimsiz olması. Çalışmalarınızdan verim almak için öncelikle onu sıkıcılıktan kurtarmak ve zevkli duruma getirmek gerekir. Haz duyarak yapılan çalışmalarda basan oranı yüksek olmuştur. Onun için çalışmalarınızı farklı formata getirmelisiniz. Hafızanın genel özeliğine bakıldığında istenilir ve renkli, zevkli ve hareketli olan konulan daha kolay öğrendiğimizi görmekteyiz. Coğrafya dersinde Türkiye'deki iklimler konusunu çalıştığınızı varsayalım. Konu çalışmasını bitirdikten sonra zihinde onun hayali canlandırmasını yapın. Çalıştığınız konuları ve yerleri hayalen dolaşın. Zihninizde canlandırın. Renklendirmiş olursunuz. Konu çalışmasında aktif olursunuz. Mesela felsefe dersinde Platon'un felsefi anlayışını çalışıyorsunuz. Hayalen kendinizi Platon'la röportaj yaparken görün. Onun siyaset, bilgi, ahlak konularındaki düşüncelerini

Hedef Belirlerken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Kişisel Gelişim

4 Temmuz 1952 günü 34 yaşındaki bir kadın Pasifik Okyanusu'na dalarak Catalina adasından, 21 mil batıda kalan Califomia'ya doğru yüzmeye başlar. Eğer başarılı olursa bunu yapan ilk kadın olacaktır. Florensa Chadwick adındaki bu yüzücü, Manş denizini her iki yönde geçen ilk kadındır. O sabah okyanusun suyu, insanın vücudunu uyuşturacak ölçüde soğuktur ve hava oldukça sislidir. Öyle ki yüzücü, etrafındaki refakatçi teknelerini bile zor seçmektedir. Milyonlarca seyircinin televizyonlardan izlediği rekor denemesi, köpek balıklarına ve dondurucu soğuğa rağmen sürmektedir. Kadın yüzücü, bütün olumsuzluklara rağmen tam 15 saattir rekor denemesine devam etmektedir. Yakındaki bir teknede bulunan annesi ve antrenörü karaya çoklaştığını söylemesine rağmen, kadın yüzücü bu sırala rekor denemesinden vazgeçmek istediğini belirtir. California kıyılarına yarım mil kala rekor denemecinden vazgeçen yüzücü, bu davranışının nedenini gazetecilere şöyle açık

 1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11